Teklifte “Türk kültüründe ve yaşam biçiminde atın rolü büyüktür. At, insanların hem
taşıma, hem yiyecek hem de arkadaş ihtiyacını karşılar. Türk kültüründe ve yaşayışında atın
üstlendiği vazife diğer hayvanlara göre oldukça zor ve ehemmiyetlidir. Zira at, Türk’ün hem
kolu kanadı, hem giyeceği, hem yiyeceği hepsinden önemlisi en yakın sırdaşı ve dostudur.
Bundan dolayı Türk kültür ve edebiyatında at sıklıkla yer almaktadır. Türk kültüründe atların
menşei ile ilgili efsaneleri vardır. Yakut destanında kahramanların atları, at sürüsü ilahesi
tarafından güneş memleketinden gönderilir. Buryatlar, kahramanın atının gökten indiğine
veya ilahlarının tayin ve takdiri ile dünyaya geldiğine inanırlar. Efsaneye göre Türk,
gökyüzünden yer yüzüne atlı olarak inmiştir.” ifadelerine yer verildi.
Teklif gerekçesinde şu ifadelerde yer aldı,” İnsan hayatında bu kadar önemli bir
mevki işgal eden ve değerli bir varlık olan at, kıymetli bir hediye mahiyetinde sunulmaktadır.
Atın armağan olarak verilmesi, millet hayatının yapıcı, birleştirici ve perçinleyici gücünü
temsil etmektedir. Tarihimizde pek çok devlet adamı birbirlerine at hediye etmişler ve
dostluklarını pekiştirmişlerdir. Türk dünyası atları dünyanın en kıymetli atları statüsünde yer
almaktadır. Örneğin; Türkmenistan’da yaygın olan Ahal Teke türü üç bin yıl önce insanlar
tarafından ilk evcilleştirilmiş at türü olarak bilinir. Hatta Ahal Teke Stalin tarafından nesli
soykırıma uğratılan tek at cinsi olmuştur. Bunların yanı sıra Anadolu topraklarında var olan
birçok Türk atları bulunmaktadır. Anadolu atı, Ayvacık midillisi, Canit atı, Hınıs atı,
Karacabey, Karakaçan, Rahvan, Malakan gibi çok değerli türlerdir. Türk Milleti için at o
kadar değerlidir ki Türk atlarının genlerinin korunması için Türkmenistan’da At Bakanlığı
bile bulunmaktadır.
Ülkemizde atçılığın geliştirilmesi ve gen kaynaklarının korunması görevi TİGEM’e
verilmiştir. Ancak 17.06.2020 tarihindeki Kit Alt Komisyon toplantısında Milliyetçi Hareket
Partisi adına TİGEM Genel Müdürü’ne neden sadece safkan Arap atı yetiştiriciliği yapmakta
olduklarını sorduk. Türk atlarının genlerinin korunması ve geliştirilmesi üzerine çalışma yapıp
yapmayacaklarını ilettik. Bu konuda şimdiye kadar çalışma yapmadıklarını programlarına
alabileceklerini ilettiler. Nasıl ki Türk Milletine has hayvanlardan Sivas Kangalı, Van Kedisi,
Ankara Keçisi gibi cinslerin korunmasına yönelik çalışmalar varsa Anadolu’nun karış karış
fethinde Türk Milletine yarenlik yapan Türk atlarınında genlerinin korunması, soylarının
kıyamete kadar sürdürülmesi her şeyden evvel tarihe olan vicdan borcumuz olmaktadır.”
ASAYİŞ
6 gün öncePOLİTİKA
6 gün önceGÜNDEM
15 gün önceYEREL HABERLER
19 gün önceASAYİŞ
19 gün önceSOL MANŞET
19 gün önceGÜNDEM
19 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.