0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Uzaya olan merakıyla astrofotoğrafçılığa başlayan ve ay, güneş ile gezegenlerin kartpostallık görüntülerini yakalayan Sosyal Bilgiler Öğretmeni Mehmet Çoban, “Özellikle öğretmen olduğum için öğrencilerimin dikkatini çok çekiyor. Ay ve ayın evrelerini, gezegenleri, güneşi çekiyorum. Satürn’ün halkalarını kullandığım teleskoplar sayesinde gözlemleyebiliyorum. Fotoğrafçılık, gerçekten herkese tavsiye edebileceğim harika bir hobi. Asıl gizli olan mesaj bence gökyüzünde saklı. Uzay yakında keşfedilmeyi bekleyen harika bir yer” dedi.

Uzun yıllardır sosyal bilgiler öğretmeni olan Mehmet Çoban 5 senedir astronomi fotoğrafçılığı yapıyor. Hobi olarak fotoğrafçılık yapan Mehmet Çoban Ay güneş ve gezegenlerin kartpostallık görüntülerini yakalıyor. Uzaya olan merakıyla astrofotoğrafçılığa başladığını dile getiren Çoban, “Astrofotoğrafçılık uzaya olan merakımla birlikte başladı. Uzay gizemli bir alan olduğu için her zaman bizde merak uyandırıyor. Aslında bu hobi bende pandemiden biraz önce başladı. Çocukluğumdan beri merakım vardı. Uzayı keşfetmek adına objektifi daha yakınlaştırabilme özelliği olan tele lenslerle işe başladım. Çevremde bu işle uğraşan insanların destekleriyle biraz daha kendimi bu işe adapte etmeye çalıştım. 2 yıl kadar fotoğrafçılık eğitimi aldıktan sonra bu ilgimi taçlandırmış oldum açıkçası. Çekim esnasında özellikle ışık kirliliğinin olmadığı yerleri tercih ediyorum. Özellikle Tomarza ilçesi Zamantı Irmağı’nın yakınında bulunan Süvegen köyünde çekim yapıyorum çünkü karanlık oranı çok yüksek. Oralar da fotoğraf çekerken yanımıza yaklaşarak ne yaptığımı anlamaya çalışıyorlar. Onlara göre belki birkaç yıldız var belki ama benim ilgim ve merakım olduğu için benim görsel olarak gördüğüm çok farklı. Çektiğim fotoğraflar insanların çok dikkatini çekiyor. Özellikle öğretmen olduğum için öğrencilerimin dikkatini çok çekiyor. Ay ve ayın evrelerini, gezegenleri, güneşi çekiyorum. Satürn’ün halkalarını kullandığım teleskoplar sayesinde gözlemleyebiliyorum. Fotoğrafçılık gerçekten herkese tavsiye edebileceğim harika bir hobi” ifadelerini kullandı.

‘GÜNEŞE ÇARPAN CİSMİN NERDEYSE BİR DÜNYA BÜYÜKLÜĞÜNDE OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM’

2021 yılının temmuz ayında güneşi görüntülediği bir gün dikkatini çeken bir durum olduğunu ve daha sonra büyük bir ekrandan baktığında güneşe çarpan bir cisim olduğunu fark ettiğine dile getiren Öğretmen Çoban, “ Bu cismin ne olduğuna anlam veremedim. Güneşin boyutunu hesap ettiğimde de ona çarpan cismin nerdeyse bir dünya büyüklüğünde olduğunu düşündüm. Bu durumla alakalı da NASA ile iletişime geçtim. NASA bu durumu sürekli olarak takip ettiklerini söylediler. Ve bunun güneşten kopan bir parçanın güneşin çekim kuvvetiyle tekrar döndüğüyle alakalalı bir bilgi verdiler. Çocukluğumda dikkatimi çeken bir diğer konuda şu oldu. Yeryüzünden yaklaşık 400-450 kilometre yukarda, irtifada bulunan yer çekimsiz ortamda sürekli dünyanın yörüngesinde dolanan ve 28 bin kilometre hızla devam eden Uluslararası Uzay İstasyonu. Bunun mobil bir uygulaması var. Telefonumdan sürekli takip ediyorum. Özellikle Türkiye’nin üzerinden veya yakın civarlardan geçerken üzerimizden bir yıldız gibi çok hızlı bir şekilde geçtiğini gözlemleyebiliyorum. Çocukluğumda istasyonu hep yıldız kayması sanıyordum. Çocukken sorduğumda net cevaplar alamıyordum. Türkiye’nin gururu olarak adlandırabileceğimiz uzaya çıkan ilk Türk Astronot Alper Gezeravcı görevini devam ettirmekte. Telefonumdaki mobil uygulama sayesinde Gezeravcı’nın bulunduğu istasyonun ayın önünden geçtiği evre esnasında fotoğrafını çekebilme şansım oldu. Aslında herkese tavsiye niteliğinde bulunabileceğim şey şu; evden çıktığımız andan itibaren insanların yere değil de gökyüzüne bakmasını tavsiye ediyorum. Asıl gizli olan mesaj bence gökyüzünde saklı. Uzay yakında keşfedilmeyi bekleyen harika bir yer” şeklinde konuştu.