Yazar Melahat Ürkmez’in düzenlediği program, Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet
Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Mehmet Gönül’ün Beethoven ve Hammamîzâde İsmail Dede
Efendi’nin hayatları ve sanatkâr kişilikleri hakkında bilgiler vermesi ve eserlerinden örnekler
dinletilmesi ile başladı. Sonrasında Necmettin Erbakan Üniversitesi Türk Müziği Devlet
Konservatuvarı İcra Heyeti mensuplarından Prof. Dr. Mehmet Gönül (Ud), NEÜ A. K. İlahiyat
Fakültesi Türk Din Mûsikîsi Anabilimdalı Başkanı Öğr. Gör. Mustafa Yıldırım (Bendir ve Ses)
Konservatuvar Öğr. Gör. Yakup Aksoy (Viyola ve Keman), Öğr. Gör. Özcan Çetik (Viyolonsel), NEÜ
A. K. E. F. Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Arş. Gör. Cafer Sami Doğan (Kanun) ve Bahattin Atabey’in
(Ses) iştirak ettiği dinleti ile sona erdi.
17. 18. ve 19. Asırların dünya müzik tarihi açısından ayrı bir öneme sahip olduğunu söyleyen Prof.
Mehmet Gönül; “Bu asırlarda müzik alanında dünya çapında çok önemli değişim ve gelişimler
yaşanmıştır. Klasik olarak kabul edilen ve bugün icra edilen eserler ve konuların pek çoğu ya o
dönemde bestelenmiş ya da ilk nüvelerini ve formlarını o dönemlerde oluşturmuştur. O dönemde
yaşayan çok değerli sanatkârlar ve bestekârlar aynı zamanda bugünkü âsârın bâkisi ve icraatçısıdır.
Âsârın bestelenmesinden icra edilmesine, eserlerin yazımından icrada kullanılan sazlara ve icra
alanındaki hususlara kadar müzik, her alanda pek çok inkılabı bu asırlarda yaşamıştır. Müzik kültürleri
arasında cereyan eden etkileşimler eserlerde kuvvetle hissedilmiş, vücut bulan özgün eserlerle tarih
sayfalarında müstesna izler bırakmıştır. 18.yy sonundan 19.yy ortalarına kadar olan zaman dilimine
isimlerini altın harflerle yazdıran iki dâhi sanatkârla bu âsır taçlanmıştır.” dedi.
Özellikle Mehter musikisi ve Mevlevî âyinlerinin, Avrupa müzik kültürü üzerinde çok derin etkiler ve
izler bıraktığına, onlarca eserin Avrupa’da Türk Marşı, Alaturka gibi benzer Türk isimleriyle
anıldığına vurgu yapan Prof. Gönül; “Beethoven’un da Türk müziğine yakın olduğuyla alakalı izler
vardır. Çok meşhur eserlerinden Atina Harabeleri, Osmanlı’ya karşı Yunan ayaklanmasını yücelten bir
eser olduğu için Türkiye’de çok fazla bilinmez. Eserin 4.bölümünün ismi Dervişler Korosu’dur. Hz.
Peygamber’in Kamer suresinde belirtilen Ay’ı ikiye ayırması hadisesini anlatır. Diğer sözlerinde de
İsrâ suresinde geçen Mîrac hadisesini anlatır.” dedi.
Programda, Beethoven’ın 9. Senfonisinden bir kesit ve Dede Efendinin bestelerinden oluşan eserler
icra edildi.
Program sonunda Prof. Dr. Mehmet Gönül’e günün anısına TYB Konya Şubesi Başkan Vekili Prof.
Dr. Ahmet Çaycı ve TYB Konya Şubesi eski başkanlarından Prof. Dr. Hayri Erten tarafından plaket
takdim edildi.
ASAYİŞ
2 gün öncePOLİTİKA
2 gün önceGÜNDEM
11 gün önceYEREL HABERLER
15 gün önceASAYİŞ
15 gün önceSOL MANŞET
15 gün önceGÜNDEM
15 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.