DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN 2047907-1,34%
Kayseri
20°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

X

DÜNDEN BUGÜNE EĞİTİM ÖĞRETİM

0

BEĞENDİM

ABONE OL

ÖĞRETMENLERİMİZ, DİN GÖREVLİLERİMİZ TOPLUMUN AYNASIDIR!

Geçen Hafta içerisinde eğitimci bir grup ile bir araya geldik. Konu, kişilerin yapmış oldukları hatalar sonucunda, birbirinden özür dilemesi ve karşılıklı olarak özürlerin kabul edilmesi idi.. Özellikle eğitimci arkadaşlar arasında bulunan idareci öğretmen arkadaşlarımız; ‘’Hayır, özür dilemek de ne oluyor? Özürü kabul etmek de ne oluyor? Özür dileyince her şey bitmiş mi oluyor? Şahsen bana bir hata yapan birini asla afetmem, cezasını çekecek…’’ diyor! Peki, Cezadan maksat o kişinin ıslah olması değil mi? Diyoruz… Olsun önemli olan O’nun canının acımasıdır.. diye ısrarcı olmaz mı? Doğrusu önce şaka yapılıyor sanmıştım kendi adıma.. Ancak ilerleyen safhalarda görüldü ki, hiç de şaka falan değilmiş! Çok üzüldüm doğrusu…

Oysa, benim 1970’li yıllardaki ilköğretimdeki (özellikle ortaokuldaki) öğretmenlerimin eğitimci duruşları gözümün önünde film şeridi gibidir, hepsi farklı bir konuda idolüm olmuştur. Örneğin bir öğretmenim dersteki; ‘’Çocuklar, birisine kızdığınızda 10 (On)dan geriye doğru sayın, siniriniz geçmezse 100 (yüz) den geriye saymaya çalışın…’’ Başka bir öğretmenimin; ‘’Çocuklar birine tokat vurmaya kalktığınızda, önce o tokat size vurulursa, ne hissedersiniz, zor ama bunu en azından sakin zamanlarınızda düşünmeye çalışın (bunun bugünki karşılığı kuşkusuz ‘’EMPATİdir), sizler geleceğin teminatısınız, Türk Milleti ileride sizinle şahlanacak..’’ babında nasihat dolu sözlerle ile örnek olmaya çalışırlardı. Zaman zaman da sınıflar arasında yarışmalar yapılırdı.

Örneğin, bir seferinde yapmış olduğumuz münazaranın konusu ‘’Bir ülkenin kalkınmasında Tarım mı daha önemlidir, yoksa Sanayi mi? İdi. Daha sonra öğreniyoruz ki, aslında münazara konusu içeriği ‘’Tavuk Mu Yumurtadan, Yumurta Mı Tavuktan çıkar? Türünden bir tartışma konusu idi! Buradaki amacın, öğrencileri geleceğe hazırlayan öğretmenlerimizin kafasındaki vatan aşkının ne kadar üst düzeyde, ne kadar çağdaş, ne kadar eğitmenlik aşkı ile dolu olduğunun bir göstergesi olduğunu görmek zor olmasa gerek!

Bu okulumuz, O zamanlarla Çorum’un İskilip ilçesine bağlı Karaören Ortaokulu (Bugün burası Oğuzlar ilçesi) idi.. O gün ki öğretmenlerimden halen bir şekilde iletişimde olduklarım, görüştüklerim vardır. Hepsine saygılarımı sunmayı bir borç bilirim. Onlar ne büyük öğretmenlermiş…Onlar ki, aralarında siyasi görüşlerin, mezhep farklılıklarının zerre önemi yoktu, en azından bize hissettirmiyorlardı..

ve O küçücük bir beldedeki okul zaman zaman dereceler alırdı! Biz öğrencilerde, ya da velilerimizde, şu okul daha iyi, şu okul daha kötü diye bir düşünce yoktu, biliyorduk ki, her okul üç aşağı beş yukarı aynıdır. Bütün mesele öğrencinin azminde idi.. O zamanda rahmetli babam da derdi ki;’’oğlum! Yolda yürürken öyle bir yürümelisin ki, arkandan bakan bir kişi ‘’işte bu çocuk ortaokula gidiyor, bu genç liseye gidiyor, bu genç üniversiteye gidiyor, diyebilmeli..’’ diye tavsiyelerde bulunurdu ki, O babam (mekanı cennet olsun) ilkokul 3 sınıf mezunu, ama günlük mutlaka kitap okumaya zaman ayırır, evimize günlük zıt görüşlü en az iki gazete getirirdi..

Daima kendi yakını da olsa muhatabı, sen hatalısın diye incitmeden fikrini söyleyebilirdi! (Buradaki bütün meselenin EĞİTİM-ÖĞRETİMİN önemi olduğudur amacım..) Ulu Önderimiz Atatürk ne de güzel demiş! ‘’ Muallimler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.’’ Evet gelinen noktada, bugün toplumumuzda sıkıntılar var ise (ki, kuşkusuz var), kanaatimce iki kesimde kesin sorun var demektir. Birisi Öğretmenler (Çocukları eğitir!) diğeri ise Din görevlileri başta olmak üzere din adamları (ki özellikle yetişkin kişilerin maneviyatına hükmeder ki İslama göre dinimiz ruhbanlık dini olmadığı halde!…) Demem o ki, kıymetli öğretmenlerimiz, din görevlileri; lütfen! geleceğe dair sorumluluğunuzu hatırlayın ki, geleceğin nesilleri sevgi dolu olsun…

Empati duygularını daima ön planda tutsun, büyüğüne saygılı, küçüğüne sevgi dolu, vatanına aşk ile bağlı olsun… Kur’anı Kerimin ilk emri gereği önce okumayı salık verin, hem de ne olursa olsun okumayı… Muhatabınız küçüklere ve büyüklere sorgulamayı, onuru, şerefi, kula kul olmamayı salık verin ki Yeni nesil sizin eseriniz olsun ve Dünya sizin nezdinizde eşsiz ülkemize kıpta ile baksın… ki, bir harf öğreten siz öğretmenlerimiz kölesi olalım… Ayrıca belirtmeliyiz ki, Devlet Yöneticilerimizi Lütfen Öğretmenlerimize hakettiği kıymeti maddi manevi verelim, emin olunuz ki, hiçbir şey kaybetmeyiz, aksine çok şey kazanırız… Saygı ile..

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.