Gençlerin yüzde 55'i o şekilde yaşamak istemiyor!

Aile ve akrabalık bağları tarih boyunca insanlık için her zaman vazgeçilmez ve kıymetli oldu.Peki, Türk toplumunda akrabalık ilişkileri nasıl? Areda Survey, ülke genelinde yaptığı araştırmayla vatandaşların akraba ilişkilerine dair görüşlerini ele aldı.

Aile ve akrabalık bağları tarih boyunca insanlık için her zaman vazgeçilmez ve kıymetli oldu. Peki, Türk toplumunda akrabalık ilişkileri nasıl? Areda Survey, ülke genelinde yaptığı araştırmayla vatandaşların akraba ilişkilerine dair görüşlerini ele aldı. Araştırmada, gençlerin yüzde 55'inin akrabalarıyla aynı apartmanda oturmadığı istemediği ortaya çıktı.

empatik olmasına bağladı. Tarhan, "Ruh sağlığı, sinir sistemi, beyindeki algılaması açısından kadın beyni daha empatik algılamaya açıktır. Empatik demek sosyal ilişkiye farkındalığının yüksek olması, sosyal ilişki bağı kurması, birleştirici olma ve yalnızlığı giderme… Akrabaları ile yakın olmayla ilgili kadın beyni bir adım öndedir." dedi.

“ERKEKLER BİREYSELLİĞE DAHA YATKIN”

Erkeklerde akraba ilişkilerinin zayıf olmasının nedenini bireyselliğe yatkın olmalarına bağlayan Tarhan, "Erkeklerde de zayıfın ağırlıklı çıkmasının nedeni erkeklerin bireyselliğe yatkın olmasıdır. Otonomik davranmaya daha yatkınlardır. Takım çalışmasına yani akraba ilişkilerine karşı isteksiz olmasıyla açıklanabilir. Kendini geliştirdikçe yakın ilişkiler erkeklerde güçlenir. Aile içi travmalar da burada etkili olmuştur. Bu istatistik İsveç, Norveç’te yapılsa sayılar tamamen tersi çıkar." diye konuştu.

Akraba ilişkileri yaş gruplarına göre incelediğinde ilgili çekici sonuçlara ulaşıldı. Araştırmaya göre akraba ilişkilerini zayıf olarak nitelendirenlerin büyük çoğunluğunu yüzde 11,6 ile 55 yaş ve üzeri oluşturuyor. Diğer yaş gruplarına göre akraba ilişkilerini zayıf olarak nitelendiren 55 yaş ve üzeri, aynı zamanda yüzde 45,7 ile akraba ilişkilerini en güçlü olduğunu belirten grup içerisinde yer alıyor.

“GENÇLER YAŞLILARI YALNIZ BIRAKIYOR”

Araştırma yaş gruplarına göre incelendiğinde 55 yaş ve üzeri hem en 'güçlü' hem de en 'zayıf' sonuçlarını veriyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, iki zıt hissiyatın bu grupta yer almasının sebebini şöyle açıkladı:

"55 yaş ve üzerinde yalnızlık daha az beklenirdi. 2018’de Manchester Üniversitesi’yle BBC’nin yaptığı bir yalnızlık çalışması var. 'Çok yalnızım' diyenlerin oranı 16-24 yaş arası yüzde 40, 75 ve üzeri ise yüzde 27 çıktı. Yani gençlerde yalnızlık oranı çok daha fazla. 50 bin kişi ile yapılmış bir çalışma. Dolayısıyla böyle bakınca Türkiye henüz iyi bir konumda. 55 yaş ve üzerinin daha fazla yalnız hissetmesi gençlerin yaşlıları yalnız bırakmasıyla ilişkilidir."

Haber Yeni Gündem - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme