Türk savunma sanayii: İthalattan yerli üretime kritik dönüşüm

Türk savunma sanayii, ithalattan yerli üretime geçişte önemli bir dönüşüm süreci yaşıyor.

Türk Savunma Sanayii'nde Yapısal Dönüşüm: İthalattan Yerli Üretime

Türkiye'nin savunma sanayi politikaları, 1952 yılında NATO'ya katılımın ardından uzun süre ithalata dayalı bir güvenlik doktrini üzerine inşa edildi. Ancak bu yaklaşım, özellikle 1974 Kıbrıs Barış Harektı sonrasında uygulanan silah ambargoları ile ciddi şekilde sorgulanmaya başlandı. Bu dönüm noktası, Türkiye'nin savunma alanında yerli üretim arayışlarına yönelmesinde etkili oldu.

1980'li yıllarda başlatılan yerli üretim çabaları, 2000'li yılların ikinci yarısında savunma reformlarının devreye girmesiyle birlikte ivme kazandı. Bugün gelinen noktada, savunma sanayiinde kapsamlı ve stratejik bir dönüşüm yaşanıyor.

Bu dönüşümün merkezinde ise Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) yer alıyor. Başkanlık; kamu, özel sektör, sanayi ve üniversiteler arasında köprü kurarak, yüksek teknoloji odaklı ve milli çözümler sunan projelerin koordinasyonunu sağlıyor. Kurumlar arası eşgüdümün yanında, sektörün yerlilik oranını artırmaya yönelik politikalar da SSB'nin öncelikleri arasında yer alıyor.

Türkiye'nin savunma sanayiinde attığı bu adımlar, dışa bağımlılığı azaltırken, teknolojik kapasitenin güçlenmesine ve uluslararası alanda rekabet edebilir bir savunma ekosistemi oluşturulmasına zemin hazırlıyor.

Bakmadan Geçme